Sosyal medyada kullandığı ifadeler gerekçesiyle 3 yıla kadar hapsi istenen eski Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Başkanı Nasuh Mahruki hakim karşısına çıktı. Aylık gelirinin 100-120 bin lira arasında olduğunu söyleyen Mahruki, paylaştığı haberlerin doğruluğunu uzmanlar getirerek ispatlayabileceğini belirtti.
Sosyal medya paylaşımlarıyla "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaydığı" iddiasıyla tutuklandıktan bir süre sonra tahliye edilen eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki'nin yargılanmasına başlandı. İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Mahruki ve avukatları katıldı.
Duruşmaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi de izleyici olarak geldi.
Kimlik tespitinde aylık gelirinin 100-120 bin lira arasında olduğunu beyan eden Mahruki, yalan haber paylaşmadığını, paylaştığı haberlerin doğruluğunu uzmanlar getirerek ispatlayabileceğini belirtti.
Kendi paylaşımından önce Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı'nın da benzer nitelikte açıklamalar yaptığını ifade eden Mahruki, şunları dile getirdi: "Ben de onlardan alıntılama yaptım. Asla Türk milletine yanıltıcı bilgi verecek ve yalan söyleyecek bir insan değilim. Tırmanılması en zor ve en yüksek dağlara tırmanarak Türk bayrağı dikmiş ve dalgalandırmış biriyim. AKUT'ta sayısız faydalı çalışmalarım vardır.
Türk milletiyle ayrıca böyle özel bir bağım var, Türk milletine yalan söyleyecek biri değilim. Ayrıca paylaşımımla ilgili aynı metni yorum yoluyla paylaşan yüzlerce paylaşıcı oldu. Beraatımı talep ederim."
Mahruki, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın tanık olarak dinlenilmesi için talepte bulundu. Hakimin, talebin nedenini sorduğu Mahruki, "Sığınmacıların yaratabileceği sorunlar hakkında dinletmek istiyorum." yanıtını verdi. Söz konusu talebi reddeden hakim, dosyanın mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek, duruşmayı 13 Ocak 2025'e erteledi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, eski AKUT Başkanı Nasuh Mahruki'nin sosyal medya paylaşımlarında kullandığı ifadelerle halk arasında endişe, korku veya panik yaratma amacıyla hareket ettiği belirtiliyor. Bunun sosyal medya hesabından herkese açık paylaşılması ve çok sayıda kişi tarafından görülebilme imkanı olması nedeniyle aleniyet unsurunun bulunduğu ifade edilen iddianamede, paylaşımların içerikleri ve görüntülenme sayıları dikkate alındığında eylemin kamu barışını bozmaya elverişli olduğu değerlendiriliyor. İddianamede, hakkında "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama" suçundan başka bir soruşturma yürütüldüğü belirtilen Mahruki'nin, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.