Fenerbahçe-Galatasaray maçı sonrası yaşanan olaylara ilişkin bilirkişi raporu hazırlandı. Soruşturma kapsamında savcılığa ifade veren Nijeryalı futbolcu Bright Osayi Samuel ile Mert Hakan Yandaş da haklarındaki darp iddialarını kabul etmedi. Mert Hakan, Eylemlerim 'meşru müdafaa' kapsamında kalmaktadır." dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Trendyol Süper Lig'in 37. haftasındaki Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin ardından çıkan olaylara ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında çekilen görüntülere ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 19 Mayıs'taki Galatasaray-Fenerbahçe müsabakasının ardından yaşanan ve stadyum müdürü Ali Çelikkıran'ın darbedildiği olaylara ilişkin başlattığı soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında olaylar sırasında çekilen ve 19 ile 8 saniyeden oluşan 2 videoya ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu soruşturma dosyasına girdi. Raporda, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç'un arkasında bulunan kişilerle yürüdüğü sırada yanında yürüyen ve Galatasaray Spor Kulübü yetkilisi olduğu düşünülen bir şahsa dönerek, "Ben size çık buradan bak dayak yiyeceksin, çık buradan yoksa dayak yiyeceksin." sözlerini kullandığı aktarıldı. Bu sırada çevredeki bağrışmalar ve konuşmaların olduğu ancak üst üste binen sesler nedeniyle ne söylendiğinin anlaşılamadığı belirtilen raporda, şunlar kaydedildi: "Ali Koç'un yürüdüğü esnada iki video arasında yapılan birleştirme işlemine göre arkasında gelmekte olan muhtemelen Selahattin Baki'nin, 'Burada ... yapmayın' diyerek küfrettiğini duyarak geri döndüğü ve Selahattin Baki'nin yakasından tutarak 'Sus lan sus dedim mi susacaksın.' şeklinde söylemde bulunmuş olabileceği değerlendirilmiştir." Raporda, görüntünün devamında Baki'nin ise "Beni mi buldun başkanım" dediği ve görüntünün bu şekilde sona erdiği yer aldı. MERT HAKAN YANDAŞ VE BRİGHT OSAYİ SAMUEL'İN İFADELERİNE ULAŞILDI Soruşturma kapsamında Fenerbahçeli futbolcular Mert Hakan Yandaş ve Bright Osayi Samuel, Basın Suçları Soruşturma Bürosu'na ifade verdi. Samuel ifadesinde, olay günü taraftarlarının galibiyeti kutlamak amacıyla kendilerinden sahaya çıkmalarını istediğini belirterek, Galatasaray yetkililerinin Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ve Türk Ceza Kanunu'na aykırı şekilde soyunma odasından çıkmalarına engel olduğunu ve burada alıkonulduklarını savundu. Bu durumun maç sonrası yüksek olan tansiyonlarının daha fazla yükselmesine neden olduğunu ifade eden Samuel, sahaya çıktıklarında Ali Çelikkıran ile diğer görevlilerin fiziksel ve sözlü müdahalede bulunarak fotoğraf çektirmelerine engel olduklarını söyledi. Samuel, Çelikkıran'ın küfrederek bulunduğu alana hızla yaklaştığını ve kulüp doktorları Ertuğrul Karanlık'a fiziki müdahalede bulunduğunu belirterek, bu anlara ilişkin videoların sosyal medyada yer aldığını söyledi. Kulüp doktorları Karanlık'ın bu esnada müşteki Ali Çelikkıran'ın Fenerbahçe bayrağını gasbetme etme girişimini engellemeye çalıştığını öne süren Samuel, "Müştekinin küfür ederek takım arkadaşlarıma ve takım doktorumuza doğru hiddet ve öfkeyle koştuğunu görmemin ardından yalnızca arbede yaşanan alana doğru ilerledim ve hiç kimseye fiziki müdahalede bulunmadım. Nitekim gerek kolluk kuvvetleri gerekse de TFF tarafından çekilen görüntülerde hukuk düzenine aykırılıklar arz edecek herhangi bir eylemimin bulunmadığı açıkça görülebilecektir. Bu noktada sayın savcılığınıza bilhassa belirtmek isterim ki hakkımda şikayette bulunulması ve soruşturma açılmasını büyük şaşkınlıkla karşılamaktayım." ifadelerini kullandı. Bright Osayi Samuel, hakkında başlatılan bu soruşturmada takipsizlik kararı verilmesini istedi. "EYLEMLERİM 'MEŞRU MÜDAFAA' KAPSAMINDA KALMAKTADIR" Mert Hakan Yandaş da ifadesinde, olay günü taraftarlarının galibiyeti kutlamak amacıyla kendilerini sahaya çağırdığını anlattı. Bu sırada soyunma odasında alıkonulduklarını iddia eden Yandaş, stada çıktıklarında ise Ali Çelikkıran ve diğer görevlilerin fiziksel ve sözlü müdahaleyle fotoğraf çekmelerine engel olduklarını savundu. Müştekinin Ali Çelikkıran'ın küfür ederek takım arkadaşları ve takım doktorlarına doğru hiddet ve öfkeyle koştuğunu gördüğünü belirten Yandaş, şunları söyledi: "Bunun üzerine gerçekleşen eylemlerim tamamıyla hukuk düzeninin koruduğu meşru müdafaa kapsamında kalmakta olup saldırıya uğradığına şahit olduğum takım doktorumuzu koruma iç güdüsünden ve gasp eylemini engelleme amacından farklı yorumlanmamalıdır. Tüm bu olaylar maçın yüksek tansiyonlu atmosferi ve sonrasındaki kaotik durumlar göz önüne alındığında, şahsımın suç teşkil edecek eylemde bulunmadığını açıkça ortaya koymaktadır." Yandaş, deliller incelendiğinde saldırgan tutumunun olmadığının anlaşılacağını belirterek, "Arbede yaşanan bölgeye gitmemde hiçbir suretle fiziki saldırıda bulunma niyetim bulunmamaktadır ve fiziki hiçbir müdahalem olmamıştır. Hiçbir müsabaka görevlisi raporuna dahi konu edilmeyen saldırı isnadına dayalı olarak hakkımda ceza tayininde bulunulması açıkça hukuka aykırılık barındıracaktır. " dedi. SORUŞTURMALAR BİRLEŞTİRİLDİ Hulusi Belgü, Ertuğrul Karanlık, Emre Kartal hakkında "kasten yaralama" suçundan yürütülen soruşturma ile Ali Koç ve Selahattin Baki hakkında "spor alanlarında taşkınlık yapılması ve tesislere zarar vermek", "hakaret", "tehdit", "basit yaralama" suçlarından yürütülen iki ayrı soruşturmanın birleştirildiği de öğrenildi. Bu kapsamda soruşturmada ifadesi alınan Belgü, Karanlık ve Kartal hakkında uygulanan yurt dışı çıkış yasağı ve imza yönündeki adli kontrol tedbirleri de kaldırıldı. SORUŞTURMA İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Trendyol Süper Lig'in 37. haftasında RAMS Park'ta oynanan Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin ardından yaşanan ve stadyum müdürü Ali Çelikkıran'ın darbedildiği olaylara ilişkin soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında, Fenerbahçe Kulübü doktoru Ertuğrul Karanlık, eski Fenerbahçe yöneticisi Hulusi Belgü ve teknik direktör İsmail Kartal'ın oğlu Emre Kartal ifade vermişti. İstanbul Adliyesi'ne gelerek Basın Suçları Soruşturma Bürosu'nda ifadeleri alınan 3 zanlı, adli kontrol talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilmişti. Haklarında, yurt dışına çıkış yasağı ve ayda iki kez karakola imza atmayı içeren adli kontrol tedbirine karar verilmişti. Soruşturma kapsamında Ali Koç'un yanı sıra Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Selahattin Baki de savcılıkta ifade vermişti.